BÜYÜKŞEHİR'E BU KADRO YETERLİ Mİ?

Adana Büyükşehir Belediyesi'nin MHP tarafından kazanılmasından sonra insanlarda büyük beklentiler oluştu.
Başkan Hüseyin Sözlü'nün bazı gelenekleri yıkarak Adana'da ‘yeni bir sayfa' açacağı yönündeki beklentileri ile umutlanan Adanalı vatandaşlar, belediyeyi yakinen takip etmeye başladılar.
Önce Hüseyin Sözlü başkan olarak yakın çalışma arkadaşlarının önünü açıp bu isimleri Büyükşehir Belediyesi'ne monte etti. 
Bu yakın mesai arkadaşlarını monte eder iken de eski dönemlerden kalan bazı isimlerle yola devam etme kararı aldı.
Ne yazık ki eski dönemlerden kalan ve bazı konularda isimleri belediyecilik adına ‘doğru anılmayan' bu isimlere Hüseyin Sözlü Bey makam verdi.
İlk hayal kırıklığı burada başladı.
‘Süreye ihtiyacı olabilir' düşüncesi ile Hüseyin Sözlü Beyin kadrolarda revizyon yapmasını bekleyen Adanalı ve belediyeyi yakından takip eden isimler, her ayın başında ‘kadro revizyonu' beklediler. 
Beklenen bu revizyonlar müdürlükler bazında gerçekleşip alt kadrolar kuruldu.
Bu arada Zihni Aldırmaz döneminde haksızlığa uğrayıp onurları ile oynanan kişilere yeniden bu ellerinden alınan makamların verilmesi bekleniliyordu. Aralarında mahkeme kararı ile göreve iade edilen, yasa gereğince mahkeme kararı ile göreve iade edilen isimin görevine başlatılması zorunlu olduğu halde başlatılmayan isimlerde vardı Büyükşehir Belediyesi'nde.
İşte bu gelişmeler ışığında geçmişten kalan alışkanlıklarını her yeni gelen başkan üzerinde uygulayan taklacılar ne yazık ki yine makamlarını korudular. 
Sebebi hikmeti bilinmeyen nedenlerle onurları ile oynanan insanlara Hüseyin Sözlü döneminde de haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Bu haksızlığın yanında bazı isimlere verilen ‘makam onuru' ile de geçmişin izlerinin silinemediğini düşünüyorum.
Hani derler ya ‘göç gide gide düzelir' diye. 8 ay yaklaşıldı Hüseyin Sözlü makama oturalı. Bazı şeylerin değişmesi adına adım atıldı. Bunları inkâr etmemek lazım. Ancak özellikle geçmişten gelen ‘taklacılığı meslek edinmiş isimler' den neden ise vazgeçilemedi.
Hani bazen diyorum bu tür insanlar da belediyeye lazım oluyor mu? Bu sorunun yanıtını anlamış değilim.
Yazımın başında bu kadro yeterli mi? Diye bir soru yönelttim. Bu sorunun yanıtı sanırım ‘yeterli değil' olarak şu an itibariyle karşımızda duruyor.
Belediyenin iç işleyişini bilmediğim nedenlerden ötürü bu kadroların yeterli olup olmadığının kararını da Sayın Hüseyin Sözlü'nün kendisine bırakalım diye düşünüyorum. Biz sadece görüşümüzü söylemekle mükellefiz. Belediyeyi yönetmek görevi Sayın Başkan Hüseyin Sözlü 'nündür.
Yıllar sonra MHP'li kadroların Adana Büyükşehir Belediyesi'nde söz sahibi olduğu bir dönemde böylesine onurlu bir makamın kolayca elden gitmesine sanırım Adana'da Sözlü'ye ve MHP'ye gönül verenler razı olmazlar diye düşünüyorum. 
Yapılan bazı uygulamaların halk tarafından memnuniyetle karşılandığı bir gerçek. Onu hiç tartışmaya dahi gerek yok. Lakin bazı uygulamaların da ‘deneme yanılma' yöntemi ile yapılıyormuş gibi aksıda kalarak uygulanıyor olması da insanları incitiyor.
Bir örnek mi?
Hemen verebilirim. 
Şehir içi toplu taşıma ücretlerine yapılan zamlar.
Olayın farkına vararak kısa zamanda geri adım atılsa da ‘belediye otobüsleri dışında öğrenci ücretlerinin özel halk otobüslerinde ve dolmuşlarda' aşağıya çekilmeyecek olması, alınan kararın insanlarda verdiği rahatsızlığa örnek olsa gerekir.
At sahibine göre kişner.
Hüseyin Sözlü Beyin özellikle ‘dirayetli' yöneticiliğini her zaman takdir ediyorum. Buradan baktığınızda bunda bir sorun yok.
Sorun sanırım Hüseyin Beyi ‘bazı konularda' yakın çevresindeki isimlerin etkiliyor olmasında.
Yakın çevresindeki ‘bazı isimlerin' ne kadar etkili ve yetkili olduklarından bilgi sahibi olmasam da buradan baktığımda bu bazı isimlerin bazı konulardaki müdahil olmalarının ‘sıkıntıları' beraberinde getirdiğini düşünüyorum.
Umarım yanılan ben olurum.
Adana'yı daha güzel günlere kavuşturma adına seçim öncesinde verilen vaatlerin de biran önce hayata geçirilmesinin vakti zamanının geldiğini düşünen bir kişi olarak Hüseyin Sözlü'ye Allah güç ve kuvvet versin diyorum.